×

Yaşanan Trafik Kazası Sonucu Doğan Tazminat Türleri Nelerdir?

Yayınlanma Tarihi: 21-06-2023      Yazar: Ali Alper TÜFEKÇİ

Trafik kazası sonucunda oluşan maluliyete ilişkin tazminatlar üç başlık altında incelenmektedir.

 

  1. ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLEBİLECEK TAZMİNAT TÜRLERİ NELERDİR?

Bir trafik kazası sebebiyle ölüm meydana gelmişse, bu kaza ‘ölümlü trafik kazası’ olarak anılmaktadır. Bu kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olan kişi, kazada hayatını kaybeden kişinin ölümünden sorumludur. Bu nedenle; ölümlü trafik kazasının meydana getirdiği yasal yükümlülüklere katlanmak zorundadır. Bu yasal yükümlülükler kısaca şöyle özetlenebilir.

Meydana gelen trafik kazası sonucu hayatını kaybeden kişinin yakınları, destekten yoksun kalma tazminatı, hastane - tedavi giderleri ve cenaze giderlerini talep edebilirler. Bununla birlikte manevi tazminat da talep edilebilmektedir.

Destekten yoksun kalma tazminatı, trafik kazası sebebiyle ölen kişinin desteğinden mahrum kalan kişiler tarafından talep edilebilir. Destekten yoksun kalma tabiri parasal nitelikte olabileceği gibi ayni ya da hizmet şeklinde de olabilir. Bu tazminata başvuran kişilerin yasal mirasçılar olma zorunluluğu bulunmamaktadır. Önemli olan nokta, üçüncü şahsın ölen kişinin desteğinden yoksun kalması sebebiyle uğradığı zarar ve desteğinden mahrum kaldığının ispatı gerekmektedir.

Ayrıca ölüm hemen gerçekleşmemişse, kaza anı ve ölümün gerçekleştiği an arasındaki süre dikkate alınarak hastane – tedavi giderleri, trafik kazası nedeniyle ölüme sebebiyet veren kişiden talep edilebilmektedir.

Bir başka gider ise hastane ve tedavi giderleridir. Trafik kazası sebebiyle ölen kişinin ölümünden sorumlu olan kişi, ölen kişinin cenaze ve defin giderlerinden de sorumludur. Cenaze giderleri kavramının kapsamı ölünün defnedileceği yöredeki geleneklere, örf ve âdete, ölen kişinin sosyal ve ekonomik durumuna, dini inanışına göre belirlenmektedir.

  1. YARALANMALI TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLEBİLECEK TAZMİNAT TÜRLERİ NELERDİR?

Bir trafik kazası sebebiyle yaralanan kişinin vücudunda meydana gelen zararlardan, o kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olan kişi ya da kişiler sorumludur. Kaza nedeniyle kişinin vücudunda meydana gelen zararlar ‘bedensel zarar’ kavramı ile nitelendirilmektedir. Bu kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olan kişi, kazada meydana gelen bedensel zararlardan sorumludur. Bu nedenle; yaralanmalı trafik kazasının meydana getirdiği yasal yükümlülüklere katlanmak zorundadır. Bu yasal yükümlülükler kısaca şöyle özetlenebilir.

Meydana gelen trafik kazası sonucu bedensel zarara uğrayan kişi, tedavi giderleri, kazanç kaybı – geçici iş göremezlik, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararları talep edebilir. Bununla birlikte manevi tazminat da talep edilebilmektedir.

Tedavi giderleri, bedensel zarara uğrayan kişinin sağlığına kavuşmak için yaptığı tüm masrafları kapsar. Zarar gören kişinin sağlık kurumlarına yaptığı ödemeler, ilaç giderleri, protez masrafları hatta zarar görenin sağlık kurumlarına taşınması için yapılan giderler de bu kapsama girmektedir. Ayrıca zarar gören, bakıcıya muhtaç hale gelmişse bakıcı giderleri de bu kapsama dâhil edilmektedir.

Kazanç kaybı – geçici iş göremezlik, trafik kazası sonucu kişinin vücudunda meydana gelen bedensel zarar sebebiyle; zarara sebebiyet veren bu olay olmasaydı zarar gören kişinin elde edeceği muhtemel gelirleri ifade etmektedir. Kısaca fiilen yoksun kalınan kar talep edilmektedir. Bu gider kapsamı sadece tedavi amacıyla hastanede kalınan süreyle sınırlı değildir, evde sürecek tedavi süresi de bu kapsama dahil edilmektedir. Ayrıca bu zarar kalemini talep edebilmek için kaza anında çalışıyor olmak şart değildir, zarar gören kişi çalışmıyor olsa dahi asgari ücret tutarında tazminata hükmedilebilmektedir.

Çalışma gücünün azalmasından dolayı ya da yitirilmesinden doğan zararlar, bedensel zarara uğrayan kişinin çalışma gücünün sürekli kaybetmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu zarar kavramından kastedilen yaşanan kazanç kaybı değil, yaşanacak olan çalışma gücünün eski çalışma gücüne oranla azalmasıdır. Zarar gören kişi çalışma hayatına devam etse dahi aynı işi eskisine oranla daha fazla efor sarf ederek yapacağı için, kazancının azalmaması durumunda bile, maluliyet tazminatı talep edebilmektedir.

Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar, çalışma gücünde herhangi bir eksiklik ya da azalma olmasa dahi kaza sebebiyle zarar görenin ekonomik olarak bazı zararlara uğramasının ihtimal dahilinde olduğu durumlar olarak özetlenebilir. Ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle ortaya çıkan zararlar geleceğe yöneliktir. Bu zarar ya da zararlar çalışma gücünde bir azalma olmasa bile meydana gelebilmektedir.

Yukarıda bahsedilen zarar ve tazminat kalemleri kazada kusurlu araç sürücüsü ile birlikte aracın ruhsat sahibinden de talep edilebilmektedir. Fakat kaza sebebiyle açılan davaların şahsa yönetilmesi sonucu birçok dava reddedilmektedir. Somut olaya göre, zarar gören ve zarar görenin yakınları öncelikle kusurlu aracın sigortacısı olan sigorta şirketine başvurmalı ve poliçe limitini tüketmelidir. Tabii ki sanılanın aksine karmaşık ve zorlu bir sürü aşama bulunan yaralanmalı ve ölümlü kazalarda alanında hukuk bürosuna başvurulmasını tavsiye etmekteyiz.

Son Yazılar